Antropolojik çalışmalar geçmiş popülâsyonların yaşam biçimlerinin incelenmesine odaklanarak bireylerin alışılagelmiş yoğun aktivitelerinin yeniden yapılandırmasına yönelik araştırmalarda bulunur. Dolayısıyla çeşitli biyolojik izlerin içerisinde değerlendirilen kas ve ligament bağlanma yerlerindeki entezis değişiklikler, bireylerin belirli bir dereceye kadar yapmış olduğu fiziksel aktivitenin seviyesini yansıtır. Bu yüzden biyoarkeolojide entezis değişiklikler geçmiş popülâsyonların fiziksel stresin ya da spesifik biyomekanik modellerin genel seviyelerindeki aktivite izlerini yeniden oluşturmak için yaygın kullanılan yöntem olarak tanımlanır (Couoh, 2015:711-721, Havelkováve ark., 2013: 237-251, Milellave ark., 2012: 379-388). Ancak eski toplumların yaşam biçimi, sosyoekonomik sınıflaşma, cinsiyetler arasındaki iş bölümü gibi kültürel yapılarının yorumlanmasında kullanılan kronik, yenileyici ve yoğun fiziksel aktivitelerin neden olduğu entezis değişimlerin değerlendirilmesi arkeolojik verilerle desteklenmesine bağlıdır. Henüz entezis değişimlerin dağılımı ile arkeolojik bulguların betimlenmesi arasında kanıtlanmış ilişki bulunmamaktadır (Havelkováve ark., 2013). İnsanlarda, clavicula kemiğinin bulunduğu omuz bölgesi, scapula ve humerusla birlikte 20’den fazla kasın tutunduğu oldukça komplex bir yapıya sahiptir. Üst kol hareketlerinin belirlenmesinde clavicula kemiğinin morfolojisi oldukça büyük öneme sahiptir. Clavicula kemiğinde, sternuma eklem yaptığı bölgeye yakın iç yüzeyde costoclavicular ligamentin etkisiyle çeşitli şekillerde ve boyutta gelişen entesis değişime rhomboid fossa denilmektedir (Kaewna ve ark., 2016). Araştırmamız, Polis Akademisi, Adli Bilimler Enstitüsü, Kriminalistik Anabilim Dalında, Demir Çağ dönemine ait Çatak(Van) ve Kalecik(Van) toplum bireylerinin calvicula kemikleri incelenerek gerçekleşmiştir. İncelenen toplum bireylerine ait 33 calviculanın 15’inde rhomboid fossa oluşumu rastlanılmıştır. Çalışmamızda, Bhat ve arkadaşlarının (2015) rhomboid fossa sınıflandırması kullanılmıştır. Her iki toplum için belirlenen rhomboid fossa oluşumları; lezyonun tipi, uzunluğu, genişliği, clavicula kemiğinin orta gövde kalınlığı belirlenerek kadın ve erkek bireylerde dağılımı değerlendirilmiştir.
Anthropological studies research towards restructure the usual intensive activities of individuals by focusing on the study of the lifestyles of past populations, enthesitis changes in the muscle and ligament binding sites evaluated in various biological traces reflect the level of physical activity that individuals have performed to a certain of degree. Therefore, in bioarchaeology enthesitis changes are commonly used to reproduce the activity traces of physical stress in past populations or the general levels in specific biomechanical models (Couoh, 2015:711-721, Havelková et al., 2013: 237-251, Milella et al., 2012: 379-388). However, assessment of enthesitis changes caused by chronic, regenerative and intense physical activities used in interpreting cultural structures of ancient societies such as lifestyles, socioeconomic classification, division of labor between genders depends on supporting archaeological evidence. Yet there is no proven relationship between the distribution of enthesitis changes and archaeological findings (Havelkováet et al., 2013). In humans, shoulder region where the clavicle is located with scapula and humerus has a fairly complex structure with more than 20 muscles held together. The morphology of the clavicle has a great importance in the determination of upper arm movements. In clavicle, the traces that exist in various forms and sizes on the inner surface near the region where jointed to sternum under the influence of the costoclavicular ligament is called rhomboid fossa (Kaewna et al. 2016). Our study was conducted by analyzing the clavicles of Çatak (Van) and Kalecik (Van) community members belongs to Iron Age in the Institute of Forensic Sciences of Police Academy, Ankara. Rhomboid fossa formation was found in 15 of the 33 clavicles belonging to the examined community members. In our study, we used the rhomboid fossa classification that Bhat et al. (2015). Determined rhomboid fossa formations for both communities have been evaluated in terms of the type, length, width of the lesion, the thickness of the middle trunk of the clavicle and the distribution of these between males and females.