AVRUPA BÜTÜNLEŞMESİNDE SOSYAL AVRUPA GEREKLİLİĞİ VE AVRUPA VATANDAŞLIĞI

Author:

Year-Number: 2017-8
Yayımlanma Tarihi: null
Language : null
Konu :
Number of pages: 413-424
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Avrupa Birliği (AB) projesi ekonomik işbirliği gibi sınırlı bir amaçla yola çıkan fakat daha sonra Avrupa bütünleşmesi gibi çok iddialı bir hedefe doğru evrilen bir projedir ve Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin Avrupa Birliği’ne üye olmalarından sonra sosyal uyumun sağlanabilmesinin önemi artmıştır. AB içinde ekonomik gerekçelerle başlayan Avrupa bütünleşmesi barış içinde var olan bir tek Avrupa yaratılması amacını taşımaktadır. AB’de öncelikli olarak ekonomik alanda düzenlemeler gerçekleştirilmiş ve siyasal ve sosyal alandaki düzenlemeler sonra gündeme gelmiştir. Maastricht Antlaşması (1992) (Avrupa Antlaşması) ve Lizbon Antlaşmaları (2009) ile AB’nin yapısı siyasi bütünleşme için daha uygun hale getirilmiştir. 1992’de kurulan ve bu tarihten itibaren geliştirilmeye çalışılan Avrupa vatandaşlığı kavramı halklar arasındaki sosyal uyum ile birlikte AB’nin geleceğini belirleyecektir. Ayrıca Avrupa halklarını doğrudan etkileyen ve sosyal politikalar altında getirilen yeni düzenlemeler de bütünleşmenin seviyesini arttırmaktadır.

Keywords

Abstract

The European Union (EU) Project is a project which started out with a limited purpose like economic cooperation; but then, evolved toward a very assertive goal like European integration and the significance of social adaptation that can be provided increased after Central and Eastern Europe countries became members of the European Union. The European integration beginning with economic reasons inside the EU has an aim to create the only Europe which exists in peace. Initially, arrangements in economic area were made and arrangements in political and social areas were then brought to agenda in the EU. With Maastricht Pact (1992) (Europe Pact) and Lisbon Pact (2009), the structure of the EU became more suitable for political integration. The concept of the European citizenship which was established in 1992 and was tried to be improved from this date on will determine the EU’s future with social adaptation between communities. Furthermore, new arrangements which affect European communities directly and which were made under social policies increase the level of integration.

Keywords