Albert Camus varoluşçu literatüre önemli katkılar sağlamış bir yazardır. Gerek edebi gerekse kurgu dışı eserleriyle çağına ayna tutan Camus için dünyadaki en önemli felsefi sorun yaşamın yaşanmaya değer olup olmadığıdır. Felsefenin temel sorusuna yanıt verebilmek için bu konuda bir yargıya varmak gerekir. Bu sorunun yanıtı ise Camus’nün düşünce sistemindeki bağlantıları harekete geçirir. Uyumsuz, başkaldırı ve intihar kavramları Camus’nün eserlerinin ortak temaları ve düşünce sisteminin önemli bileşenleridir. Bu düşünce sistemi içerisinde Albert Camus bireyin dünyaya karşı koyma noktasında sanata önemli bir yer verir. Camus’nün farklı eserlerinde sanat uyumsuza karşı koymanın yani başkaldırının önemli bir aracı olarak sunulur. Camus çoğunlukla edebiyat üzerine değerlendirmelerde bulunurken çok kısa da olsa görsel ve plastik sanatlar üzerine de saptamalar yapmıştır. Camus için bir sanat eserinin başkaldırı nesnesi olabilmesinin temel kriteri öncelikle biçeme sahip olması ve bir evren yaratmasıdır. Diane Arbus özellikle 1960’lı yıllarda çalışmalarıyla öne çıkmış bir fotoğrafçıdır. Ötekilerin fotoğrafçısı olarak tanınan Arbus özellikle 1971 yılında ölümünün ardından gerçekleşen retrospektif sergisiyle fotoğraf tarihinde önemli bir yer edinmiştir. Bu çalışmada Camus’nün, yaşamın kendisi ve ona başkaldırı aracı olarak sanata dair temel kavramları, fotoğrafçı Diane Arbus’un portresini ortaya koymak için kullanılacaktır.
Albert Camus is an author who has made significant contributions to existential literature. For Camus, who mirrors his era with his literary and non-fiction works, the most important philosophical problem in the world is whether life is worth living. In order to answer the basic question of philosophy, it is necessary to make a judgment on this issue. The answer to this question activates the connections in Camus’ thought system. The concepts of maladaptive, rebellion and suicide are the common themes of Camus’ works and important components of his thought system. In this system of thought, Albert Camus gives an important place to art at the point of the individual’s opposition to the world. In different works of Camus, art is presented as an important tool of opposition to the incongruous. While Camus mostly made evaluations on literature, he also made determinations on visual and plastic arts, albeit very briefly. For Camus, the basic criterion for a work of art to be an object of rebellion is primarily that it has a style and creates a universe. Diane Arbus is a photographer who came to the forefront with her works especially in the 1960s. Known as the photographer of the Others, Arbus gained an important place in the history of photography, especially with his retrospective exhibition that took place after his death in 1971. In this study, Camus’ basic concepts of life itself and art as a means of rebellion will be used to reveal the portrait of photographer Diane Arbus.