Türkiye’nin 1959’da Avrupa Ekonomik Topluluğu’na (AET) yaptığı üyelik başvurusu ve 1963’de imzalanan Ankara Antlaşması öncesinde, Türkiye’nin gündeminde yeterince yer alamayan AET konusu, özellikle 1963 sonrasında ülke gündemine daimî olarak girmiştir. Fakat Avrupa’daki bu benzersiz oluşumun Türkiye’de hem halk, hem de siyasilerce iyi anlaşılamaması, ilişkilerde birçok sorunu da beraberinde getirmiştir. Çalışma bu savı da dikkate alacak şekilde, 1959 ve 1990 yılları arasında Türkiye’de AB karşıtlığını ekonomik, siyasi, egemenlik, tarihi, dini, kültürel ve milliyetçi temelde inceleyecektir. Ayrıca AB’nin Türkiye’ye karşı uyguladığı çifte standardın sebep olduğu karşı çıkış ve Türkiye’de AB’ye ve üyelik sürecine karşı oluşan tepkisel yaklaşım da çalışmada ele alınacak konular arasındadır.
European Economic Community (EEC) could not be on Turkey's agenda densely before Turkey's application for membership of the EEC in 1959 and the Ankara Agreement signed in 1963. Especially after 1963, the EEC has entered the agenda of the country permanently. But this unique organization in Europe was not understood well by the public and politicians in Turkey. Therefore, so many problems has emerged in relations between Turkey and the European Union (EU). This study is also taking into account this argument to examine the opposition against the EU in Turkey on economic, political, sovereignty, historical, religious, cultural and nationalist basis between 1959 and 1990. In addition, opposition caused by the double standards which have been applied by the EU against Turkey and emerging reaction in Turkey against the EU and the accession process of the EU are also among the topics of this study.