“Dönüş” Filmi Üzerinden Göç Olgusunda Evli Kadın Olarak Geride Kalmanın Sosyolojisi

Author:

Year-Number: 2023-107
Yayımlanma Tarihi: 2023-01-27 14:51:38.0
Language : Türkçe
Konu : Sosyoloji
Number of pages: 4914-4919
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Göç, nedenleri, sonuçları, yaşanan süreçleri açısından birçok anlatı formunda ele alınmış bir olgudur. Akademik çalışmalar, gazete yazıları, belgeseller, roman, şiir, televizyon dizileri ve/veya filmleri, sinema filmleri göç olgusunu kendisine konu edinen formlardan bazılarıdır. Yine bir başka açıdan bakıldığında göç olgusunun daha çok bu olguyu etkileyen iç ve dış faktörler ve bu edimi gerçekleştirenler ve buna muhatap olan yerliler üzerinden ele alındığı görülmektedir. Oysa bunların dışında göç olgusuyla dolaylı bir ilişkiselliğin ortaya çıktığı bir de geride kalanlar vardır. Türkan Şoray’ın, 1972’de ilk yönetmenlik deneyimini yaptığı Dönüş filmi göç olgusuyla ortaya çıkan geride kalmış evli bir kadının içinde bulunduğu toplumdaki sosyal ilişkilerini yeniden tanzim etmede yaşadığı sorunları, mücadeleyi ele almamıza imkân sunan materyalleri içermektedir. Bu bağlamda geride kalan evli kadınların sosyal ilişkilerini yeniden tanzim ederken ne gibi sorunlarla karşılaştıkları ve bu sorunlara ne tür cevaplar ürettikleri önem kazanmaktadır. Bu çalışmada “Dönüş” filmi üzerinden bu sorulara yorumlayıcı sosyoloji anlayışı ile cevap aranmaktadır. Öncelikle göç sonrası geride kalan evli kadının sorumluluklarının arttığı görülmektedir. Yine göç edenle geride kalan arasındaki iletişim en önemli sorunlardan biridir. Kamusal alanın eril değerlerle örüntüleşmesinden dolayı kadının bu alanda kendisine alan açması zorlaşmaktadır. Kadının bu çaresizliği aşma istekleri cezalandırılmaktadır. Gülcan’ın mücadelesi üzerinden kadının patriarkal bir toplumda özne olma mücadelesinde gündelik hayat ile kültürel fikir ve pratiklerin kadınlar aleyhine işleyen yapıları açığa çıkardığı görülmektedir. Diğer yandan kadının cinselliği üzerinden dedikodular, söylentilerle ataerkil bir toplumu alttan alta destekleyen güç düzenlemeleri ve psiko-sosyal mekanizmalar görünür olmaktadır. Sonuç olarak göç olgusuyla dolaylı bir ilişkisellik içinde olan geride kalmış evli kadınların patriarkal bir toplumsal örgütlenmede yeniden inşa edilen sosyal ilişkilerinin eskisine oranla daha yoğun bir toplumsal baskı altına girdiği söylenebilir.

 

 

Keywords

Abstract

Migration is a phenomenon which has been dealt with in many narrative forms in terms of its causes, consequences, and processes. Academic studies, newspaper articles, documentaries, novels, poetry, television series, and/or movies are among some forms that deal with the phenomenon of migration. Based on another point of view, it is seen that the phenomenon of migration has mostly been discussed over the internal and external factors affecting this phenomenon, those who do this act, and the natives who are the addressees of it. However, aside from these, some are left behind with an indirect relationality with the phenomenon of migration. The movie of Türkan Şoray “The Return (Dönüş)”, in which she tried being the director in 1972, helps us to discuss the problems and fight of a married woman who was left behind with the phenomenon of migration in re-building her social relations in the society she lived in and includes relevant materials.Again, based on another point of view, it is seen that the phenomenon of migration has mostly been discussed over the internal and external factors affecting this phenomenon, those who do this act, and the natives who are the addressees of it. However, aside from these, some are left behind with an indirect relationality with the phenomenon of migration.

 

 

Keywords