The aim of this study is to assess the likelihood of suicide in patients diagnosed with psychiatric disorders and currently receiving treatment, and to examine the relationship between this likelihood and demographic data, as well as psychosocial factors. Using a descriptive and cross-sectional model, the data from 165 participants were collected and evaluated through a personal information form and the Suicide Probability Scale (SPS). The study revealed significant relationships between suicide risk and variables such as age, education level, marital status, place of residence, and types of social support. It was also highlighted that the participants generally had a negative perception of their psychological health, and individuals lacking emotional social support showed higher levels of hopelessness and negative self-concept. Furthermore, individuals receiving low social support were found to have a higher suicide risk. The findings indicate that social work professionals can play a significant role in identifying individuals at risk for suicide and developing preventive measures. These results point to the necessity of strengthening social support systems and improving psychological
Bu çalışmanın amacı, psikiyatrik bozukluk tanısı almış ve halen tedavi görmekte olan hastalarda intihar olasılığını değerlendirmek ve bu olasılığın demografik veriler ile psikososyal faktörlerle olan ilişkisini incelemektir. Tanımlayıcı ve kesitsel bir model kullanılarak, 165 katılımcıdan elde edilen veriler kişisel bilgi formu ve İntihar Olasılığı Ölçeği (SPS) aracılığıyla toplanmış ve değerlendirilmiştir. Çalışma, intihar riski ile yaş, eğitim düzeyi, medeni durum, yaşanılan yer ve sosyal destek türleri gibi değişkenler arasında anlamlı ilişkiler olduğunu ortaya koymuştur. Katılımcıların genel olarak psikolojik sağlıklarına dair olumsuz bir algıya sahip oldukları ve duygusal sosyal desteği olmayan bireylerde umutsuzluk ve olumsuz benlik algısının daha yüksek olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca, düşük sosyal destek alan bireylerin daha yüksek intihar riski taşıdığı belirlenmiştir. Bulgular, sosyal hizmet uzmanlarının intihar riski taşıyan bireyleri belirlemede ve önleyici tedbirler geliştirmede önemli bir rol oynayabileceğine işaret etmektedir. Bu sonuçlar, sosyal destek sistemlerinin güçlendirilmesi ve psikolojik sağlığın iyileştirilmesinin gerekliliğini ortaya koymaktadır.