Travma, fiziksel ve/veya psikolojik sıkıntıya neden olabilen ve çoğu insanın yaşamları boyunca en az bir kez karşılaştığı yaygın bir olgudur. Kabul ve Kararlılık Terapisi ise (Acceptance and Commitment Therapy -ACT), Steven Hayes, Kirk Strosahl ve Kelly Wilson tarafından geliştirilen bilinçli farkındalık temelli üçüncü dalga davranışçı terapi yaklaşımıdır. Temelde davranışçı bir yaklaşım olmakla beraber özellikle terapist-danışan ilişkisi açısından hümanist bir perspektife sahip olan Kabul ve Kararlılık Terapisinin amacı, diğer kuramlar gibi travma ile ilgili düşünceleri değiştirmek veya semptomları azaltmak değil, daha ziyade yaşantısal kaçınmayı azaltarak psikolojik katılığı azaltmayı hedeflemek, değer temelli eylemi ve yaşam kalitesini artırmak ve bireye artık deneyimleriyle mücadele etmek zorunda olmadıklarını göstermektir. Diğer bir ifadeyle Kabul ve Kararlılık Terapisi bireyin düşüncelerini değiştirmekle ilgilenmez, bireyin düşünceleriyle ilişkisini değiştirmesine odaklanır. Bu yolla travma yaşamış bireyin travmayı anımsatan deneyimlerden yaşantısal kaçınması ve travmayla ilgili düşüncelerine bilişsel kaynaşmasının önüne geçilerek değerleriyle bütünleşik bir yaşam sürmesi amaçlanır. Araştırmalar, KKT'nin TSSB, depresyon ve anksiyete gibi çeşitli klinik sorunlarda etkili olduğunu göstermektedir. Özellikle travma mağdurlarıyla yapılan çalışmalarda, KKT'nin psikolojik esnekliği artırarak semptomların azalmasına katkı sağladığı ortaya konmuştur. KKT, danışan merkezli, iş birliğine dayalı ve hiyerarşik olmayan bir yaklaşım sunarak, travma sonrası büyümeyi desteklemektedir. Bu çalışmada Travma Odaklı Kabul ve Kararlılık Terapisi’nin travmaya bakışı, terapi süreci ve yaklaşımın etkililiğini ortaya koyan araştırmalar üzerinde durulmuştur.
Trauma is a common phenomenon that can cause physical and/or psychological distress and that most people experience at least once in their lifetime. Acceptance and Commitment Therapy (ACT) is a mindfulness-based third wave behavioral therapy approach developed by Steven Hayes, Kirk Strosahl and Kelly Wilson. The aim of Acceptance and Commitment Therapy, which is basically a behavioral approach but has a humanistic perspective especially in terms of the therapist-client relationship, is not to change trauma-related thoughts or reduce symptoms like other theories, but rather to aim to reduce psychological rigidity by reducing experiential avoidance, to increase value-based action and quality of life, and to show the individual that they no longer have to struggle with their experiences. In other words, ACT is not interested in changing the individual's thoughts, but focuses on changing the individual's relationship with their thoughts. In this way, it is aimed to prevent the traumatized individual from experiential avoidance of experiences reminiscent of the trauma and cognitive fusion with trauma-related thoughts and to live a life integrated with their values. Research shows that ACT is effective in various clinical problems such as PTSD, depression and anxiety. Especially in studies conducted with trauma victims, it has been revealed that ACT contributes to the reduction of symptoms by increasing psychological flexibility. ACT supports posttraumatic growth by offering a client-centered, collaborative and non-hierarchical approach. This study focuses on the Trauma-Focused Acceptance and Commitment Therapy's view of trauma, the therapy process, and research on the effectiveness of the approach.