Tarihsel süreç içerisinde artan gereksinimlere bağlı olarak insanlar kendini ve yaşadığı ortamı geliştirmiştirler. Gelişim sürecinde ilerleyen teknolojinin olumsu sonuçlarının yanı sıra doğal çevreye ve canlı yaşam ortamına olumsuz etkiler yaratmıştır. Süreç içerisinde iklim değişerek ani sıcaklık değerlerinde artış ve zamansız aşırı yağışlar meydana gelmiştir. Bu durumun bir etkisi olarak doğal kaynaklar hızla tükenmiş ve zamanla kendini yenileyemez olmuştur. Özellikle su kaynaklarında azalma, su kalitesindeki kirlilik ve kentlerde oluşan açık yeşil alanlardaki bozulmalar yeni planlama yaklaşımlarını ortaya çıkartmıştır. Sürdürülebilir kentler bu yeni yaklaşımların ortak çözümü olarak kentsel gelişim politikaları ve arazi kullanım modelleri içinde yerini almıştır. Bu çalışmada sürdürülebilir kentsel gelişiminde daha yaşanabilir, kaliteli yeni planlama yaklaşımlarından sürdürülebilir kentler incelenmiştir. Bu anlamda son zamanlarda iklim değişimine bağlı olarak yaşanan değişimler ve açık yeşil alanlardaki azalma sonucundaki yağış düzensizlikleri yağmur suyunun yönetimi ele alınmıştır. Kentlerde yağmur suyunun hareketini kontrol altına alma yöntemleri ve bu yöntemleri planlamalara dâhil etme durumu gösterilmiştir. Dünya’daki kent tasarımına yön veren yağmur suyu yönetimi ve suya duyarlı kentler hakkında bilgi verilerek Trabzon kenti için uygulama alanlarına dair öneriler geliştirilmiştir.
Due to the increasing needs in the historical process, people have developed themselves and the environment in which they live. In addition to the positive results of the advancing technology in the development process, it has had negative effects on the natural environment and the living environment. During the process, climate changed and sudden temperature values increased and untimely extreme precipitation occurred. As an effect of this situation, natural resources have been exhausted rapidly and cannot renew itself over time. Especially the decrease in water resources, pollution in water quality and the deterioration of the light green areas in the cities have led to new planning approaches. Sustainable cities have taken their place in urban development policies and land use models as a common solution of these new approaches. In this study, sustainable cities in sustainable urban development, sustainable urban planning is examined. In this sense, the recent changes in climate change and rainfall irregularities as a result of the decrease in light green areas have been discussed. Methods to control the movement of rainwater in cities and to include these methods in planning are shown. By giving information about rain water management and water sensitive cities that give direction to urban design in the world, suggestions for application areas for Trabzon city have been developed.