Türk-İslam Tarihi’nin en hassas zamanlarında sağduyudan yana tavır belirleyen Diyarbakır halkı, aynı tutumunu I. Dünya Savaşı ve Milli Mücadele yıllarında da gösterdi. Bunda belirtilen süreçlerde şehirde müftülük görevini yürüten İbrahim Efendi’nin önemli katkıları oldu. İbrahim Efendi, gerek klasik gerekse modern eğitim kurumlarında öğrenci yetiştirmiş aydın ve birleştirici özelliklere sahip bir din adamı idi. I. Dünya Savaşı yıllarında kendi çabalarıyla kurduğu gönüllü birliği ile Kafkas Cephesi’nde Ermenilerle mücadele eden İbrahim Efendi, savaşın sonlarına doğru Musul’a kadar giderek Türk birliklerine destek verdi. Milli Mücadele yıllarında Diyarbakır’da Atatürk ve arkadaşları lehine kamuoyu oluşturdu. Erzurum ve Sivas Kongrelerine katılamasa da milli örgütlenmenin gereğine işaret etti. İzmir’in işgali karşısında protesto telgrafları çekilmesine ön ayak oldu. Ankara fetvasını imzalayan 153 din adamından birisi olarak Milli Mücadele’nin meşruiyet kazanmasını sağladı. Diyarbakır gençlerini vatan savunmasına destekçi olmaları için Batı ve Güney cephelerine yönlendirdi. Büyük Taaruz’dan sonra şehirde günlerce süren kutlamaların büyük bölümünü tertip etti.
The people of Diyarbakir, who determined their attitude towards common sense in the most sensitive times of Turkish-Islamic History, showed their same attitude during the years of World War I and National Struggle. İbrahim Lord, who served as a mufti in the city, made important contributions in the processes mentioned in this report. İbrahim Lord was a clergyman with intellectual and unifying characteristics who educated students in both classical and modern educational institutions. Ibrahim Lord, who fought against the Armenians in the Caucasian Front with his voluntary unity during World War I, continued his support to Turkish troops towards Mosul towards the end of the war. During the years of National Struggle, in Diyarbakır, public opinion was created in favor of Atatürk and his friends. Although he could not attend Erzurum and Sivas Congresses, he pointed out the necessity of national organization. The protest against Izmir's occupation led to the withdrawal of telegrams. As one of the 153 clergymen who signed the Ankara fatweed, he ensured the legitimacy of the National Struggle. Diyarbakır leads youth to the West and South fronts to support their defense. After the Major Assault, he organized many of the celebrations that lasted for days in the city.