Author :
Abstract
Dil, insanın kendisini ifade edebilmesi için gerekli ve kaçınılmaz olan bir araçtır. Dil yalnızca bireysel anlamda değil toplumsal olarak da kültür ve gelenek taşıyıcısıdır. Dil sayesinde bir topluluk herhangi bir yığın olmaktan çıkarak millet vasfına erişir. Başka bir ifadeyle düşündüğünü dile dökemeyen, nesneleri, kavramları ve olguları dille tanımlayamayan bir toplumun millet olması ve medeniyet kurması beklenemez. Millet olma özelliğini kaybetmiş toplumlara baktığımızda da dillerine sahip çıkamadıklarını görürüz. George Orwell’in 1984 adlı romanı ve Alev Alatlı’nın Schrodinger’in Kedisi serisinde dil ve toplum ilişkisi önemli bir izlek olarak ele alınmıştır. Burada amacımız 1984 ile Kâbus ve Rüya ikilisi arasında tespit ettiğimiz benzerlikleri dil, toplum, millet, yeni dünya düzeni ve gelecek bağlamında tartışmaktır.
Keywords
Abstract
Language is a necessary and inevitable tool for people to express themselves. Language is a carrier of culture and tradition not only individually but also socially. Thanks to language, a community ceases to be a mass and becomes a nation. In other words, a society that cannot express what it thinks, cannot define objects, concepts and phenomena with language, cannot be expected to become a nation and establish a civilization. When we look at societies that have lost their nationhood, we see that they cannot protect their language.The relationship between language and society is discussed as an important theme in George Orwell's novel 1984 and Alev Alatlı's Schrodinger's Cat series. Here, our aim is to discuss the similarities we have identified between 1984 and the couple Kâbus and Rüya in the context of language, society, nation, new world order and the future.
