Duyguya ağırlık verilen Polonyalı romantik yazar Adam Mickiewicz’in “Pan Tadeusz” ve Türk edebiyatından Namık Kemal’in “İntibah” adlı romanında coşku ve aşk teması ön plandadır. Aşk daha çok ahlâki ve sosyal açıdan ele alınır. Tanzimat Fermanı’nın ilan edilmesinin ardından Türkiye’de farklı bir yaşam tarzı ortaya çıkmıştır. Aynı zamanda psikolojik bir roman olan İntibah’da yaşam biçiminin farklılaşmasına bağlı olarak toplumda ortaya çıkan yeni insan tipinin ahlaki açıdan işlendiği görülür. Pan Tadeusz ise bireysel anlatım biçimi, kültürel ve edebi geleneğin yeniden değerlendirilmesi, toplum gerçeklerinin ve özlemlerinin bir ifadesi, bir tür senkretizm, insanı yönlendiren duygulara özel vurgu ve yeni bir kahraman modeli olarak değerlendirilebilir. İntibah’ta Mehpeyker, Pan Tadeusz’da Telimena kötü kadın tipini, Dilaşub ve Zosia ise iyi kadın tipini temsil eder. Mehpeyker-Telimena fiziksel olarak güzel olsalar da ahlaki açıdan yozlaşmış karakterlerdir. Dilaşub-Zosia ise hem fizikî açıdan hem de ahlakî açıdan idealize edilmiştir. Birbirine zıt karakterler yaratılarak toplumu düzeltme amacı güdülür ve mesaj verilir. Her iki romanda da konular günlük yaşamdan alınır. Doğa önemli bir yere sahiptir, çünkü uzun uzun doğa tasviri yapılır. İki yazar da yapıtlarında konuları işlerken karşıt durumlardan yararlanır. Toplumun her kesminden insan seçer. Karakterleri yaşadıkları toplumsal çevreyle alılar. Hayatı iyi ve kötü yönleriyle sunmaya çalışırlar.
Emotion and love are the main themes in the novel “Pan Tadeusz” by Polish romantic writer Adam Mickiewicz and in “Intibah” by Namık Kemal from Turkish literature. Love is mostly discussed morally and socially. Following the proclamation of the Imperial Edict of Reorganization, a different way of life emerged in Turkey. In Intibah, which is also a psychological novel, it is seen that the new type of human being that emerges in society due to the differentiation of the way of life is told especially in moral terms. Pan Tadeusz, on the other hand, can be regarded as a form of the individual expression, a re-evaluation of cultural and literary tradition, an expression of community realities and aspirations, a kind of syncretism, a special emphasis on emotions which control the people, and a new hero model. Mehpeyker in intibah, Telimena in Pan Tadeusz represent the bad woman type, while Dilasub and Zosia represent the good woman type. Although Mehpeyker and Telimena are physically beautiful, they are morally corrupt characters. Dilasub-Zosia was idealized both physically and morally. By creating contrasting characters, the aim is to improve the society and give a message. In both novels, subjects are taken from everyday life. Nature has an important place, because nature is long depicted. Both authors take advantage of opposing situations when they discuss the subject in their work. They choose people from every part of society, take characters with the social environment in which they live. They try to present life in its good and bad aspects.