Dış politika alanı devletlerin hayatlarında en hassas alanlardır. Teorik açıdan eşitleri ile temas ettiği, olumlu ya da olumsuz ilişki içerisine girdiği alan; pratikte devletlerin gayrı-resmi de olsa reel bir hiyerarşiyle üstünde ya da altında bulunan diğer devletlerle hatta artık devlet-dışı aktörlerle ilişkiye geçtiği ve olumlu ya da olumsuz, işbirliği ya da çatışma temelinde ya da daha da farklı bir düzeyde etkileşimler ve alış-verişler yürüttüğü hayati öneme sahip alanlardır. Sahip olduğu öneme göre dış politika-diplomasi alanı teorik bir çerçeveyi, yönlendirmeyi ve hedeflendirmeyi gerektirmektedir. Devletlerin dış politikalarını ve diplomatik manevralarını yürütürken izleyecekleri yol ve alacakları tavır, belirli bir amaç ve hedefler bütünü yörüngesinde, taktikleri amaçla bağlantılandıran, tutarlı ve bütünlükçü bir strateji ekseninde gerçekleşmez ise tutarsız, tökezleyen, hedeflerine ulaşamayan ve konjonktürde dalgalanan edilgen dış politik süreçlere teslimiyet kaçınılmaz olur. Bu noktadan hareketle kaleme alınan bu çalışma, analiz birimi olarak seçtiği Türkiye örneğinde dış politikada teori-pratik sorunsalını ele alacaktır. Bu amaç doğrultusunda, teori-retorik-pratik uyumu diğer dinamikler de hesaba katılarak değerlendirilecektir.
The foreign policy realm is the most delicate area for states. It is a realm where in theory states contact or enter into positive or negative relations with their equals. In practice, however, it is a realm where states carry out such relations, exchanges on the basis of cooperation or conflict with other states and even non-state actors in an unofficial hierarchy. Given its importance, the foreign policy-diplomacy realm calls for a theoretical framework, orientation and targeting. The courses of action or attitudes states adopt in foreign policies or political maneuvers should be directed towards a certain goal or set of goals, or be based on a consistent and holistic strategy connecting the tactics to the goal. Otherwise, they are doomed to yield to inconsistent, stumbling foreign policies that will not reach the intended goals and fluctuate in the current political state. This study deals with the theory-practice problem taking Turkey as its case study. We discuss the relationships between the foreign policy-theory and practice from the perspectives of theoretical approaches. In line with this goal, the authors examine the balance between theory, rhetoric and practice taking other dynamics into considerations as well.