Sanatçı, yegane oluşumunu korumak amacıyla düşüncelerini sürekli geliştirme çabası içindedir. Bunu da biçimsel ve düşünsel yaratıcılığıyla özgün olarak ortaya çıkarır. Sanatçı özgün imgelerini yaratırken; gerçekliği olan ideoloji, kişilik, inanç, karakter ve gen yoluyla aktarılan vb. özellikleri üslubunu belirlemesinde etkendir. Sanatçı eseriyle izleyiciyi kıskıvrak yakalama amacı güder. Bu amaç ve duygularının izleyeni etkileyen dışavurumu üslubundaki dille gerçekleşmektedir. Mağara resimlerini yapanların üslup sahibi olmadığı bilinmektedir. Çünkü mağara döneminde ortaya çıkan anonim yaratımlarda çizenin kim olduğu belli değildir. Çizeni belli olmayan eserde de üslup aranmaz. Tamamen farklı bir amacı olan ilk insan, gördüğünü yapmakla yetinmiş ve sadece imaj dünyasının kazandığı formu resmetmiştir. Bunu da taş duvar üzerine çizdiği basit biçimlerle bir ritüel oluşturarak gerçekleştirmiştir. Üslubun ortaya çıktığı dönemlerde ise, eseri yapan kişi “birey” olarak varlığını ortaya koyarcasına esere damgasını vurmaya başlamıştır. Aynı zaman diliminde ve hatta aynı şehirde yaşayan Rönesans’ın iki büyük ustası Leonardo ve Michelangelo, farklı kişilik yapısına sahip oldukları için farklı sanatsal üsluba sahiptirler. Günümüz sanatında öne çıkan sanat eserinde ise, sanatçının üslubu multidisipliner eserler yaratma isteği ile tekdüzelikten çıkıp çeşitliliğe doğru yönelmiştir. Bu durum sonucu sanat yapıtının yaratılmasında biçim dili ile birlikte eser içeriğinin de fazlaca öne çıktığı görülmektedir. Düşünce, en az biçim kadar etkili olmaya başlamıştır. Zaman içerisinde sanatın hangi biçem ve boyutları alacağını kestirmek pekte mümkün olmaksızın sanatçının sürekli düşünce de yenilenme çabası üslubunu biçimlendirecektir. Bu makalede, farklı dönemlere ait eserler üzerinden sanatçının sahip olduğu davranış biçimlerini, kültürlerini ve kısaca hayata bakış açılarını belirleyen her türden kültürel alt yapının çözümlenmesine çalışacaktır. Birden fazla konu, malzeme ve teknik kullanımını kendi üslubunun birer parçası olarak gören güncel sanatçıların üslup sahibi olup olamadıkları konusunu araştıracaktır. Sanatçının üslubu üzerine temellenen çalışmanın amacı sanatçıyı anlamak, sanatçının çok yönlü oluşumundaki etkenleri daha net bir algılama boyutuna taşımaya çalışarak gündeme getirmektir. Nitel araştırma yöntemleri kullanılarak konuyla ilgili görsel dokümanlar değerlendirilmiştir.
The artist constantly strives to develop his ideas in order to preserve his unique formation. This is revealed by its formal and intellectual creativity. While the artist is creating the original images; ideology that has reality, personality, belief, character and some specialities which have been transferred are effective. The artist aims to capture the audience with his work. This purpose and expression of the emotions that affect the obser is realized with the language of the style. It is known that the primitive who created the cave paintings did not have a style. Because in the anonymous creations that emerged during the cave period, it is not clear who drew. The style is not sought in the work whose drawing is not known. The primitive with a completely different purpose, contented himself with doing what he saw, and depicted only the form gained by the image world. He did this by creating a ritual with simple forms he drew on the stone wall. In the periods when the style emerged, the person who created the work started to make a mark on the work as if it were to be “individual”. The two great masters of the Renaissance, Leonardo and Michelangelo, who live in the same time zone and even in the same city, have different artistic styles because they have different personality structures. In the art work that stands out in today's art, the artist's style has shifted from uniformity to diversity with the desire to create multidisciplinary works. As a result of this situation, it is seen that the content of the work is very prominent along with the language of form in the creation of the artwork. Thought has become as effective as form. It is not possible to predict which styles and dimensions of art will take over the course of time, and this will shape the artist's style of continuous renewal. In this article, the behaviors of the artist through the works of different periods, culture and their perspectives on life will try to analyze all kinds of cultural infrastructure. Multiple topics, the use of materials and techniques as part of their own style will be able to investigate whether or not current artists have a style. The aim of the work based on the artist's style to understand the artist, the aim of the course is to bring the factors in the multi-faceted formation of the artist to the agenda by trying to move to a clearer perception dimension. Visual documents were evaluated using qualitative research methods.