Kamusal mekânlar, kamusal aktiviteyi barındıran, toplumsal yaşantıyı besleyen ve yönlendiren mekândır. Toplumun her kesiminden insanın sürekli etkileşim halinde bulunduğu bu mekânlar, kent kimliğini şekillendiren en önemli öğelerden biridir. İzmir kenti açısından önemli bir düğüm noktasını kentsel kimlik ve kalite ögeleri temelinden analiz etmek bu çalışmanın çıkış noktasını oluşturmaktadır. Çalışmada ayrıca sağlıklı toplumların vazgeçilmezi olan kamusal mekâna / yaşama odaklanmanın gereğine de vurgu yapılmaktadır. Bu çalışma üç aşamada gerçekleştirilmiştir. İlk olarak, araştırma alanını öncelikle fiziksel özellikleri (konumu, çevresel kullanımlar, erişilebilirlik, ulaşım alternatifleri, tasarım özellikleri vb.) yönüyle irdelenmiştir. Sonrasında, araştırma alanı sosyal (kullanıcı bilgileri, sosyal etkileşim, çevre - davranış ilişkisi, kullanıcı davranışları, aktivite türleri) ve duyumsal (algılama sürecindeki duyumlar) yönlerden değerlendirilmiştir. Çalışmada değerlendirilen materyallerden elde edilen bulgular dikkate alınarak bazı önerilerde bulunulmuştur. Buna ek olarak, mekân ile kullanıcısı arasındaki ilişki tartışılmış, çevre kalitesini arttırmak için planlamacılar, tasarımcılar, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimleri yönlendirici bazı önerilerde bulunulmuştur.
Public spaces are spaces that host public activity, nurture and direct social life. These places, where people from all walks of life are constantly interacting, are one of the most important elements shaping the identity of the city. The starting point of this study is to analyze an important node in terms of the city of Izmir on the basis of urban identity and quality elements. The study also emphasizes the need to focus on public space / life, which is indispensable for healthy societies. This study has been conducted at three phases. At first, the research area was examined in terms of physical characteristics (location, environmental usage, accessibility, transport alternatives, design features etc.). After then, the research area was evaluated as social aspect (user information, social interaction, environment - behavior relationship, user behavior, activity types) and the last sensorial (sensations in the perception process) aspects. Some suggestions were made considering the findings obtained from the materials evaluated in the study. In addition, the relationship between space and its users has been discussed and some suggestions have been made to planners, designers, NGOs and local government in order to improve the quality of the environment.