Tarihi mekânlar ve anıtlar, geçmişten günümüze kadar farklı dönemlere tanıklık etmiş, kullanıcılarına geçmiş dönemlerdeki toplumsal yaşama dair pek çok bilgiyi aktaran kanıtlardır. Bu eserler çevresel ve toplumsal kimlikten hem etkilenen hem de kimliği etkileyen nitelikte olup, nesiller arası sürekliliği sağlayan önemli elemanlardır. Tarihi çevreler büyük önemlerine karşın, günümüzde hızlı ve çarpık kentleşme, kentsel yaşamdaki ekonomik gelişmeler ve değişim dönemlerin farklı kullanım - teknolojik beklentilerinin ortaya çıkması neticesinde, avantaj yerine dezavantaj olarak algılanmaktadır. Bu etkiler altında tarihi çevrelerin yok edilerek yeni tip yapılaşmanın tercih edilmesi önemli bir sorun durumundadır. Bu kapsamda, tarihi çevrelerin korunmasına yönelik en önemli adımın, bu çevrelerin kent yaşamına dâhil edilerek ekonomik ve kullanım döngüsündeki yerini almasıyla sağlanacağı düşülmektedir. Bu amaçla tarihi çevrelerde kullanma-koruma dengesinin kurulması büyük önem taşımaktadır. Çalışma kapsamında, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belirlenen İzmir'in tarihi yerleri ve anıtları araştırılmıştır. Bakanlık tarafından listelenen tüm tarihi yerler incelenirken; Tanımlanan tarihi anıtlar arasında çevresiyle kentsel bir açık alan yaratabilenler çalışma kapsamında araştırma alanlarına dahil edilmiştir. 14 araştırma alt alanı için yerinde gözlem çalışmaları yapılmış ve “görsel etkileşim, fiziksel etkileşim, mekanın etkin kullanımı, bakım - yönetim, kentsel yaşamdaki durum, kentsel kimliğe katkı” gibi veriler elde edilmiştir. Her bir alt alan için elde edilen veriler, İzmir şehrinin tarihi yerleri ve anıtları bağlamında bir bütün olarak değerlendirilmiş ve tarihi kent miraslarını iyileştirmeye yönelik önerilerde bulunulmuştur.
Historical sites and monuments have witnessed different periods from the past to the present, providing evidence to their users about the social life of the past. These spaces are both influence and influenced by environmental and social identity and are important factors that ensure continuity between generations. Despite their great importance, historical environments are perceived as disadvantages rather than advantages as a result of rapid and distorted urbanization, economic developments in urban life and different usage - technological expectations of change periods. Under these influences, the destruction of historical environments and the preference of a new type of construction is an important problem. In this context, it is assumed that the most important step towards the protection of historical environments will be provided by incorporating these environments into urban life and taking their space in the economic and usage cycle. For this purpose, it is of great importance to establish a balance of use and protection in historical environments. Within the aim of the study, the historical sites and monuments of İzmir, which were determined by the Ministry of Culture and Tourism are researched. While all the historical sites listed by the Ministry are examined; Among the historical monuments identified, those who can create an urban open space with their surroundings were included in the research areas in terms of the scope of the study. On-site observations were conducted for 14 research sub-areas, and data on “visual interaction, physical interaction, effective use of space, maintenance – management, status in urban life, contribution to urban identity” of areas were obtained. The data obtained for each sub-area were evaluated as a whole in the context of the historical sites and monuments of the city of Izmir and suggestions have been given to improve historical urban heritage.