Bu çalışmada popüler bir bilgi olan seladonların zehiri belli etmesine dair olan inanışın bilimsel bir gerçekliğinin olup olmadığını araştırmak hedeflenmiştir. Bu amaç doğrultusunda Dünya’daki benzer inanışlar araştırılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun Dünyadaki en önemli üç seladon koleksiyonlarından birine sahip olması nedeni ile Osmanlı Döneminde kullanılan bazı zehirler, seladon bünye üzerinde denenmiştir. Ulaşılabilen ilgili yayınlardan, çalışmanın konusu olan seladonların Uzakdoğu da, en değerli taş olan yeşim taşına benzediği ve yeşim taşının zehiri belli ettiğine dair, inanışın olduğu anlaşılmıştır. Bilerek ya da bilmeyerek zehirlenmenin sınıf ayrımı olmaksızın herkesin başına gelebileceği için dikkat ile ilgi uyandırdığı ve bu ilginin, ürünlerini daha değerli kılmak için 16. yy’da Uzakdoğu’dan ürün getiren tüccarlar tarafından değerlendirildiği görülmüştür. Osmanlı Döneminde makyaj malzemesi gibi günlük yaşamda kullanılan, aynı zamanda zehirleme silahı olan kimyasal bileşikler, seladon bünye ile denendiğinde, herhangi bir renk değişimi olmamıştır. Ayrıca bu deneylerle seladonların, ataların düşündüğü gibi zehirlerden korumadıkları anlaşılmıştır.
This study aims to investigate whether there is a scientific reality within the popular belief of celadon demonstrating the poison. Thus, its use in the Ottoman Empire which contributed to the establishment of significant collection of celadon in the world was taken as the basis of this study. For this purpose, some similar superstitions and poisons in the world were studied. Accessible chemicals especially used in Ottoman Empire were selected and tested for the verification of toxicity with celadons. It has been understood that the celadon, main subject of this study, is resembled to jade stone which was the most precious stone in early times of Far East and believed to protect from poison. Poisoning is remarkable as it can happen to anyone no matter what class they belong to and this concern was used to earn more money by merchants who took roads between East and West. Chemical compounds which were used in daily life such as make-up materials were also used as weapons for poisoning in the Ottoman period. When these chemicals were tested with celadon, it has been observed that no color change has occurred. It also has been proved through these experiments that celadons don't protect from poisoning as antecedents thought.