ÖZ Mevlâna’nın vermiş olduğu fikirler ve düşünceleri doğrultusunda Anadolu’da şekillenerek, Türk tarihinin en önemli kurumları haline gelen mevlevîhaneler, Türk toplumunu mevlevîlik tarikatı ile etkileyerek, şiirlerle mûsikîlerle ve çeşitli sanat dalları ile harmanlayıp, Osmanlı topraklarının her yöresinde asırlardır Türk kültürünün çok önemli merkezleri haline gelmiştir. Kültür tarihimizde, en müstesna yeri olan, arazi olarak Mevlevî dergâhları içinde en geniş yere sahip olan ve görkemli semâhanesiyle, eğittiği şâir, âlim, hattat ve mûsikîşinaslarla asitâne kabul edilen Gelibolu Mevlevîhanesi, bu merkezler arsında yerini almıştır. Makalenin konusunu, Gelibolu Mevlevîhanesi’nin ikinci şeyhi Sabir Parsa ve son şeyh olarak Galata Mevlevîhanesi’nde görev yapan Ahmed Celaleddin Dede oluşturuyor. Makalede Mevlevî kültürünün özelliklerini taşımış olan bu iki mûsikîşinas, Gelibolu’da Türk Mûsikîsine, edebi alanda Türk şiirine ve Türklerin örf, adet ve kültürüne yaptıkları katkılar, XIX.-XX. yüzyılın Türk tarihini ve mevlevîlik kültürünü açıklayan çok önemli bir kaynaktır. Yakın dönemdeki sosyal tarihimizi tanımak açısından, Ahmed Celaleddin Dede’nin yazmış olduğu Dîvanı, dönemin kültürel tarihini aydınlatan yönleriyle siyasal ve sosyal açıdan da büyük bir öneme sahiptir.
Having been expanded and developed throughout Anatolia in line with the doctrines of Mevlâna Jalal-ud Din Rûmi, the Mevlâna Lodges have not become the most important institutions of the Turkish history, but also the most significant centers of the Turkish Culture for centuries from the Ottoman Era, as they have affected the Turkish community by the Mevlevî Sect characterized with the poems, music and other artistic works. Among such centers take place the Gallipoli Mevlâna Lodge which is adopted as the Dervish Monastery with its most exceptional nature in our cultural history, which is characterized with its vast land and glorious Semâhane as well as the scholars, poets, calligraphers and musicians educated trained therein. In this context, this article focuses on Sabir Parsa, the second sheikh of the Gallipoli Dervish Lodge, and Ahmed Celaleddin Dede, the last sheikh of the Galata Mevlevî Lodge. These two musicians molded by the Mevlevî Culture are very important references enlightening the 19th – 20th century Mevlevî culture and history through their contributions to the Turkish poem, Turkish music and Turkish culture in Gallipoli. The Dewan of Ahmed Celaleddin Dede is also of high importance to discover our recent social history based on the then social, historical and cultural history.