Bu makalede medyanın kamu politikası yapım sürecine ilişkin katkısı (etkisi) değerlendirilmektedir. Kamu Politikası sürecinin resmi (birincil) aktörlerinden olan yürütme ve devletin özünden ayrılamayacak toplum ile medya arasındaki çok yönlü ve düzensiz ilişkinin ortaya konulduğu çalışmada, medya kavramı geleneksel (eski/konvansiyonel) medya aktörleri ile sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla 21. Yüzyılın önemli medya aktörlerinden olan sosyal medya bu çalışmanın kapsamı dışında bırakılmıştır. Geleneksel medyanın kamu politikası sürecindeki rolünü, liberal kuram temelli CNN Etkisi ve markist kuram temelli Rızanın İmalatı/Propaganda Modeli çerçevesinde değerlendiren bu çalışmada, bir model diğerine üstün tutulmamıştır. Makalede her iki modelinde farklı şartlar altında geçerliliğinin olduğu iddiası ileri sürülmektedir. Çalışmada medya ve kamu politikasına ilişkin kavramsal bir çerçeve sunulurken iki kavram arasındaki ilişkileri açıklamaya yönelik bazı kavramlarda ortaya konulmaktadır.
In this essay, the contribution (effect) of media on public policy process is evaluated. The conception of media is restricted with traditional (old/conventional) media actors in this research, which is revealed unsteady and versatile relations between the executive organ which is one of the official (primary) actor in public policy process, and the society which can not be set apart from the essence of state, and media. Hence, social media, which is one of the significant media actors in 21. Century, is excluded from the scope of this research. One model hasn’t been put ahead the other one.in this research, which evaluates the role of media on public policy process within the frame of liberal theory-based CNN Effect and marxist theory-based Manufacturing Consent/Propaganda Model. In this essay, it is claimed that both of these models have validity under different conditions. In this study, some conceptions are revealed for the explanation of relations between two notions while presenting a conceptual framework for media and public policy.