Farklı siyasi sınırlar gibi etkenlerden dolayı aynı dilde, bölge ve zamanlara göre meydana gelebilen değişiklikler anlamındaki lehçe olgusu, yaşayan her dilde olduğu gibi geniş bir coğrafi alana yayılmış olan Arapçada da yoğun olarak görünmektedir. Arap lehçeleri, Batılı araştırma enstitülerinde kayda değer sayıda araştırmaya konu olmuştur. Ancak Türkiye’de akademik düzeyde Cumhuriyet tarihi boyunca Arap dili ve edebiyatı araştırmaları göreceli olarak ilgi görse de Arap lehçeleri, ciddi anlamda araştırma konusu olmamıştır. Diğer taraftan akademik düzeyde Arap lehçelerinin müfredata alınması ve ders olarak okutulması da geç gerçekleşmiş ve az sayıda üniversite ile sınırlı kalmıştır. Bu makale, Arap lehçelerinin Türkiye’de lisans ve lisansüstü düzeyde araştırılması ve öğretilmesi konusunda “ihmal” bulunduğu bulgusuna ulaşan akademik çalışmaları esas alarak, bu “ihmal”in etkenleri üzerinde duracaktır. Araştırma Türkiye’de yapılmış Arap lehçesi çalışmalarına yüzeysel olarak değinecek bunlardan makale düzeyinde olanların değerlendirmesini yapacaktır.
Due to factors such as different political boundaries, the dialectal phenomenon, which means a change that can occur according to regions and times on the same level, seems to be intensified in the Arabic language which is spread over a wide geographical area as well as every living language. Arabic language and literature researchs at academic level in Turkey despite the fact that it was done throughout the history of the Republic, Arabic dialects have not been a serious research topic. This article will focus on the causes of this "negligence" based on academic studies reaching the conclusion that the Arabic dialects are "neglected" at the undergraduate and graduate level in Turkey. The research will make an assessment of those who are at the level of the articles which will be appreciated superficially to Arabic dialect studies in Turkey.