TRABZON KENT KİMLİĞİNİN OLUŞUMUNDA MANASTIRLARIN YERİ: SÜMELA MANASTIRI

Author:

Year-Number: 2021-82
Yayımlanma Tarihi: null
Language : null
Konu :
Number of pages: 2115-2124
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Kentler, insanlığın varoluşundan bugüne yerleşik hayata geçmesi ile başlayan ve birçok farklı etken doğrultusunda şekillenen, üzerinde yaşayan insanların toplumsal ve sosyal faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve nüfus yoğunluğunun fazla olduğu yerleşim alanlarıdır. Her kent bulunduğu bölgenin doğası, iklimsel şartları, yapıları, insanları vb. doğrultusunda birbirinden farklılaşır ve kendine has karakterini oluşturur. Bu karakterin oluşmasına yardımcı olan en etkili ve önemli belirleyicilerden biri de kentin mimarisidir. Kentin kendine has mimari yapısını oluşturan; mimari eserler, anıtlar, sitler, camiler, konaklar, manastırlar kentin tarihi hakkında bilgi vermekte, kentin kimliğini oluşturmakta, geçmiş ve gelecek arasında köprü vazifesi görmektedir. Bu çalışmada sosyal, kültürel katmanların izlerini taşıyan, kültür mirası bakımından oldukça zengin olan manastır yapıları ele alınmaktadır. Kültürel değerlerin sürekliliği ve bölgenin potansiyelinin doğru kullanılabilmesine yardımcı olan manastırlar, kentlerin kentsel ve kültürel belleklerinin yaşatılmasına yardımcı olan ve kültür turizmine katkıda bulunan önemli mimari yapılardır. Çalışmada Trabzon’un köklü geçmişi ve bu geçmişinde ev sahipliği yaptığı farklı inanç ve kültürlerden yola çıkılarak kent için önem taşıyan 6 adet manastır yapısı araştırılmış ve kent kimliğinin oluşundan gelecek kuşaklara aktardıkları mirasının izleri sürülmüştür. Manastırlar arasından en fazla tanınan ve ilgi gören Sümela Manastırı çalışma kapsamında ele alınmıştır. Bu doğrultuda 272 katılımcıya anket uygulanmış ve elde edilen veriler doğrultusunda manastır, kent kimliği ve bellek ilişkisine yönelik değerlendirmeler yapılmıştır. Çalışmanın sonucunda manastır yapılarının kent kimliğine kazandırılmasının önemine dikkat çekerek buna yönelik öneriler sunulmuştur.

Keywords

Abstract

Cities are residential areas that started with the settled life of humanity since its existence and were shaped by many different factors, where people living on them carry out their social and social activities and where the population density is high. Each city differs from each other in line with the nature of the region, climatic conditions, structures and people, and creates its own unique character. One of the most influential and important determinants of this character is the architectural style of the city. The architectural works, monuments, sites, mosques, mansions, monasteries that make up the unique architectural structure of the city provide information about the history of the city, form the identity of the city, and act as a bridge between the past and the future. In this study, monastic structures bearing the traces of social and cultural layers and rich in cultural heritage are discussed. Monasteries, which help the duriablity of cultural values and the correct use of the potential of the region, are important architectural structures that help the urban and cultural memories of cities to live and contribute to cultural tourism. In the study, 6 monasteries that are important for the city, based on the deep-rooted history of Trabzon and the different beliefs and cultures it has hosted in this past, have been investigated and the traces of the legacy they have passed on to future generations due to the urban identity. The Sümela Monastery, which is the most known and attracted attention among the monasteries, was discussed within the scope of the study. In this direction, a questionnaire was applied to 272 participants and evaluations were made regarding the relationship between the monastery, city identity and memory in line with the data obtained. As a result of the study, suggestions were made for drawing attention to the importance of integrating the monastery buildings into the urban identity.

Keywords