EVLİ BİREYLERİN TOPLUMSAL CİNSİYET ROLLERİNE İLİŞKİN TUTUMLARI İLE EVLİLİKTE KADINA YÖNELİK ŞİDDET İLİŞKİSİNİN BELİRLENMESİ
Author:
Abstract
Bu araştırma, evli bireylerin toplumsal cinsiyet rollerine ilişkin tutumları ile kadına yönelik şiddet ilişkisinin belirlenmesi ve tutumlar üzerinde sosyo-demografik değişkenlerin etkisinin ortaya konması amacıyla yapılmıştır. Kesitsel tipte bir araştırmadır. Araştırmanın örneklemini, bir üniversitede görev yapan 76 kadın ve 112 erkek olmak üzere toplam 188 evli birey oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak, Katılımcıların tanıtıcı özellikleri ile ilgili Veri Toplama Formu, Toplumsal Cinsiyet Rolleri Tutum Ölçeği (TCRTÖ) ve Evlilikte Kadına Yönelik Şiddete İlişkin Tutumlar Ölçeği (EKYŞTÖ) kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, evli bireylerin toplumsal cinsiyet rollerine ilişkin eşitlikçi tutumu artıkça, evlilikte kadına yönelik şiddet eğilimine ilişkin tutumun azaldığı tespit edilmiştir (r=-0.344, p=0.001). Ayrıca evli kadınların TCRTÖ ile EKYŞTÖ puanları arasında zayıf derecede, negatif yönlü (r=-0.422, p=0.001), evli erkeklerin TCRTÖ ile EKYŞTÖ puanları arasında da çok zayıf derecede, negatif yönlü (r=-0.195, p=0.039) ve istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Erkeklerin kadınlara göre evlilikte kadına yönelik şiddeti özellikle de sözel şiddeti daha kabul edebilir bulurken, erkek ve kadınların fiziksel şiddet ve ayrılmaya ilişkin benzer tutuma sahip olduğu belirlenmiştir. Buna ek olarak, kadınların erkeklere göre toplumsal cinsiyet rollerine ilişkin daha eşitlikçi tutuma sahip oldukları tespit edilmiştir. Verilerin analizinde, örneklem sayısı göz önünde bulundurularak normal dağılıma uygun olup olmadığı Kolmogorov-Smirnov ve Shapiro-Wilk testleriyle belirlenmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde; Mann-Whitney U ve Kruskal- Wallis H testi kullanılmıştır. Ölçekler arasındaki ilişkilerin belirlenmesinde Spearman korelasyon katsayısı kullanılmıştır. Araştırma sonuçları doğrultusunda evlilikte kadına yönelik şiddet açısından riskli olan grupların tespit edilmesi, eşitlikçi toplumsal cinsiyet rolünü benimseyen bir kültür doğrultusunda kadına yönelik şiddete karşı toplumun her kesimine farkındalık geliştirme eğitim programlarının ve müdahalelerin yapılması önerilmektedir.
Keywords
Abstract
This study was conducted to determine the relationship between attitudes towards gender roles of married individuals and violence against women and to reveal the effect of sociodemographic variables on attitudes. It is a cross-sectional study. The sample of the study consists of a total of 188 married individuals, 76 women and 112 men working at a university. The study data were collected using a Descriptive Characteristics of the Participants, Social Gender Roles Attitude Scale (SGRAS) and The Attitudes Towards Violence Against Women in Marriage Scale (ATVAWMS). According to the results of the research, it was determined that as the egalitarian attitude of married individuals towards gender roles increases, the attitude towards violence against women in marriage decreases (r=-0.344, p=0.001). The study found a weak and negative correlation between SGRAS and ATVAWMS for the married women (r=-0.422, p=0.001), and a very weak, negative and significant correlation between SGRAS and ATVAWMS for the married men (r=-0.195, p=0.039). While men find violence against women, especially verbal violence, more acceptable than women, it has been determined that men and women have a similar attitude towards physical violence and separation. In addition, it has been found that women have a more egalitarian attitude towards gender roles than men. The Kolmogorov-Smirnov and Shapiro-Wilk tests were used to determine whether the data were normally distributed based on the sample size. In evaluating the data; Mann-Whitney U and Kruskal-Wallis H tests were used. Spearman correlation coefficient was used to determine the relationships between scales. In line with the results of the research, it is recommended to identify groups at risk in terms of violence against women in marriage, and to carry out awareness-raising training programs and interventions for all segments of the society against violence against women in line with a culture that adopts an egalitarian gender role.