Author:
Abstract
Türk medyasının son 40 yılına damgasını vuran isimler arasında yer alan Aydın Doğan, basın sektörüne 1979 yılında Milliyet gazetesini Ercüment Karacan'dan satın alarak girdi. Aydın Doğan o tarihe kadar otomobil bayiliği, nakliyecilik, ecza depoculuğu ve inşaat makineleri tüccarlığı gibi çok farklı sektörde faaliyet gösteren, 1970'lerin sonunda vergi rekortmenleri arasında yer almaya başaran bir iş adamıydı. Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan 2018 yılında gerçekleştirdiği satışın kamuoyuna duyurulduğu törende “40 yıl evvel bir yolculuğa çıktım. Bu yolculukta birçok dostluğum 30 yılı aştı. Ben onlardan değil, sadece bu binadan ayrılıyorum. Yine sizin dostunuz ve arkadaşınızım ve mezara kadar bu dostluğumuz devam edecek. 59 yıl evvel, Mecidiyeköy Vergi Dairesi’ne kaydolarak işe başladım. 40 yıldır da basın dünyasındayım. Benim iş dünyasında arkadaşlık ettiğim çok az insan vardır. Benim bütün arkadaşlarım medya dünyasındandır. Böyle bir kurumdan ayrıldığım için içimde bir burukluk var” diyerek medyada yaşadığı bu küçülme hakkındaki düşüncelerini kamuoyu ile paylaşmıştır. Aydın Doğan satış sürecini ise şu sözlerle anlatmıştır: “Demirören ailesine medya grubumu kendi isteğimle, hiç kimsenin baskısı olmadan devrettim. Yıldırım Bey’le bir konuşma yaptık. Görüşmelerin ikisini gizli tuttuk. Holding binasında yapılırsa duyulur diye Hilton’da yaptık. Sonra da 22 Mart’ta halka açıkladık”. Demiştir. Bu çalışmada Aydın Doğan’ın medya holdingini Demirören Grubuna satmasının medya endüstrisindeki yansımaları araştırılmıştır. Bu kapsamda Doğan Grubunun satış işlemini açıkladığı gün ve sonrasındaki üç gün içinde basılan gazetelerin konuya nasıl baktığı, ne tür başlıklarla duyurduğu ve diğer medya işletmelerinin bu konudaki tepkisi araştırılmıştır.
Keywords
Abstract
Aydın Doğan, who has left his mark in the last 40 years of Turkish media, entered the press sector in 1979 by purchasing Milliyet newspaper from Ercüment Karacan. Aydın Doğan was a businessman who managed to take place among the highest taxpayers in the late 1970s, operating in many different sectors, such as automobile dealership, transport business, pharmaceutical depots and construction machinery trade. Former editor-in-chief Abdi İpekçi’s assassination on February 1, 1979 was a turning point in the hand-changing of Milliyet. Doğan Holding Honorary President, Aydın Doğan, shared his ideas on this downfall in media sector with the public in the ceremony held in 2018 saying “I went on a journey 40 years ago. In this journey, many of my friendships have exceeded 30 years. I am not leaving them, I am just leaving this building. Again, I am your friend and companion, and this friendship will continue to the grave. 59 years ago, I started media business by registering to Mecidiyeköy Tax Office. I have been in the press sector for 40 years. There are very few people in the business world who are my friends. All my friends are from the media world. There is a bitterness in me for leaving such an institution.” Aydın Doğan explained the sales process with the following words: “I have transferred my media group to the Demirören family willingly, without anyone’s pressure. We had a conversation with Mr. Yıldırım. We kept two of the interviews confidential. We did it at the Hilton because it was heard in the Holding building. Then we announced it to the public on March, 22.” In this study, reflections of Aydın Doğan’s selling of the media holding to the Demirören group on the media industry were discussed. In this context, how newspapers considered this event one the day of announcement of sale process by Doğan Group and within the next three days, what kind of headlines were used to announce this sale, and responses of other media companies were studied in this research.