TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN İLK YILLARINDA MADEN FAALİYETLERİ (1923-1933)

Author :  

Year-Number: 2017-7
Language : null
Konu :
Number of pages: 243-258
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Doğal kaynakların insan ve toplum hayatındaki önemi bilinmektedir. Yaşamı fonksiyonel hale getiren araç ve gereçlerin % 99?u doğal kaynaklardan, özellikle de madenlerden sağlanmaktadır. Toplumların refah ve gelişimcilik düzeyleri ile madencilik faaliyetleri arasında çok yakın bir ilişki bulunmaktadır. İnsanlar ilk çağlardan itibaren madencilik faaliyetlerine ve madenlerden yararlanmaya başlamışlar, bu faaliyetlerin sonucunda da medeniyetin doğuşunu sağlamışlardır. Uzay çağı ve sanayi ötesi bilgi toplumunun doğuşu da, maden ürünlerinden sağlanan özel metal, alaşım ve malzemeler sayesinde gerçekleşmiştir. Anadolu?da madenciliğin M.Ö.10.000 yıllarına dayandığı ve burada gelişen medeniyetlere öncülük ettiği bilinmektedir. Anadolu madenciliği özellikle Romalılar devrinde çok gelişmiş, Kurşun, Bakır, Demir, Altın, Gümüş, Mermer ve doğaltaş üretim ve işlenmesinde büyük atılımlar yapılmıştır. Anıtsal mermer kentler çok önemli örneklerdir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde, madencilik faaliyetleri, silah ve cephane ihtiyacının karşılanması ve para basmak amacıyla yapılmıştır. Osmanlı Devletinin son dönemlerinde, 1862 tarihli Paris Antlaşması ile Anadolu madenleri, ülke sathında yabancı sermaye girişine açılmıştır. Fransa başta olmak üzere İngiltere, Almanya, İtalya, Rusya Anadolu madenlerini üretmek için önemli yatırımlar yapmışlar ve önemli miktarda maden üretimi gerçekleştirmişlerdir. Bu dönemle ilgili madencilik faaliyetlerinin izlerine bugün ülkenin birçok yerinde rastlanmaktadır. Cumhuriyet dönemi madenciliğimiz ise 1923 İzmir İktisat Kongresine dayanmaktadır. Liberal ekonominin benimsendiği bu dönemde, madencilikte önemli atılımlar yaşanmış, eğitim, finans, arama ve üretim konularında görevlendirilmek üzere sırasıyla “Maadin ve Sanayi Mekteb-i Âlisi”, “Sanayi Maadin Bankası”, “Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü” ve “Etibank” kurulmuştur. Türkiye?de madencilik faaliyetleri 1906 yılına kadar değişik nizamnamelerle yönlendirilmiş, 1906 yılında yürürlüğe konulan Maadin Nizamnamesi,1954 yılına kadar yürürlükte kalmıştır. 1954 yılında yürürlüğe konan 6309 sayılı Maden Kanunu, 1985 yılında 3213 sayılı Maden Kanununun yürürlüğe girmesiyle yürürlükten kaldırılmıştır. 6309 ve 3213 sayılı Maden Kanunlarının 51 yıllık uygulama döneminde madencilik sektöründe; alt yapı yetersizliği, yeterli devlet desteğinin bulunmaması ve bürokratik engeller sermaye girişine engel olmuştur. 3123 sayılı Kanun ile üretime yönelik yatırımlarda bir miktar artış sağlanmışsa da yeterli olmamıştır. Bu nedenlerle, arama ve üretim açısından önemli bir gelişme sağlanamamıştır.

Keywords

Abstract

The importance of natural resources in human and community life is known. 99% of the tools and equipment that make life functional are provided from natural sources, especially from mines. There is a close relationship between the levels of prosperity and development of communities and mining activities. People have begun to use mining activities and mines from the earliest times, and the result of these activities is the birth of civilization. The birth of the space-age and beyond-the-information society has also been achieved through the use of special metals, alloys and materials supplied from metal products. It is known that the mining in Anatolia was based on the 10th century BC and led the developing civilizations. Anatolian mining has developed very much in the period of Romans, especially in the production and processing of lead, copper, iron, gold, silver, marble and natural stone. Monumental marble cities are very important examples. In the Ottoman Empire period, mining activities were carried out to meet the need for arms and ammunition and to print money. In the last period of the Ottoman Empire, with the Paris Treaty of 1862, Anatolian mines opened to the foreign capital entrance on the country side. France, England, Germany, Italy, Russia have made important investments to produce Anatolian mines and have produced significant amounts of mines. The traces of mining activities related to this period are found in many parts of today's country. In this period, which was adopted by the liberal economy, significant progress has been made in mining and the "Mine and Industry School Industry, Mine bank ", "Mineral Research and Exploration Institute" and "Etibank" have been established to be assigned to education, fin regulations ance, . The mining activities in Turkey were directed by different orders until 1906, and the Mine , which was put into effect in 1906, remained in force until 1954. The Mining Law No. 6309, enacted in 1954, was abolished in 1985 by the enactment of the Mining Law No. 3213. In the mining sector during the 51-year implementation period of the Mineral Laws No. 6309 and 3213; Lack of infrastructure, inadequate government support, and bureaucratic obstacles prevented entry of capital. With the Law No. 3123, although some increase was made in production oriented investments, it was not enough. For these reasons, there has been no significant improvement in terms of search and production.

Keywords


  • Türkiye’de Madencilik Sektörü Ekonomideki yeri ve Önemi Raporu, Ankara 2009

  • 34 - Vedat Eldem, Harp ve Mütareke Yıllarında Osmanlı İmparatorluğu’nun Ekonomisi, Türk Tasrih Kurumu yayınları, Ankara, 1994, s.205-206TÜRKİYE CUMHURİYETİ KROM İHRACI

                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics