Tarihi çok eskilere dayanan Menteşe Sancağı’na bağlı olan Bodrum Kazası, tam bir eski eser deposudur. Osmanlı Devleti’nin yönetimine girmeden evvel de Bodrum Kalesi’nin kendisi başlı başına tarihi şaheserdir. Osmanlı Devleti’nde arkeoloji çalışmalarının başlaması, XIX. yüzyılın başlarındadır. Maalesef kazı çalışması yapmak için araştırma izni alanların hepsi yabancıdır. Kazı izinleri bir yıllık periyodlar halinde verilmiş; devlet daha sonra memnun kaldığı takdirde; bu izinleri uzatma yoluna gitmiştir. Yine en büyük sorun, tarihi eserlerin yurt dışına kaçırılmasıdır. Bodrum Kazası’ndaki kazı bölgesi kale ve Etrim civarındadır. Tarihi eserlerin bir kısmı İstanbul ‘a Müzeyi Hümayu’na yollanmıştır. İngilizlere verilen kazı izinleriyle İngiltere Devleti’ne çıkardığı eski eserleri kendi ülkesine götürmek için izin verilmiştir. Bölgeye yapılan araştırma ve inceleme gezileri de oldukça fazladır. Özellikle bilim adamlarından oluşan uzmanlar, gruplar veya bu bölgenin tarihine meraklı olan kişiler devletten izin alarak bölgeye gelmek istemiştir.1919 ‘den itibaren İtalyanların Bodrum Kazası’nı işgaliyle beraber, bölgede yağma ve talan yapmaya başlaması bir olmuştur. İtalyanlar, kaledeki eserleri memleketlerine götürmekten de geri durmamışlardır. Bodrum Kalesi’ne yapılan İtalyan yağması dışında kalenin içindeki önemli taşları İngiliz Sefareti’nin istediğini biliyoruz. Osmanlı Devleti bu taşlara sahip çıkmış; taşları vermemiştir. Çalışmamamızda arşiv belgelerinin izinde Bodrum Kazası’nda bulunan tarihi eserlerin durumuna değindik.